2 Temmuz 2010 Cuma

Aşk kırıntıları...

Kalanların ardından umutlar, sevgiler, aşklar da kalıverir bazen. Gözyaşlarıyla sulanır gidenin yolları ; toz toprak olmasın diye giden sevgili...Giden alıp götürürken hayata dair ne varsa , kalanın avuçlarında gizlenir bir garip veda ,bir o kadarda ılık bir sevda . Giden de kalan da aslında torbalarına yolluk yapmıştır aşklarının son kırıntılarını. Yolun ilerisinde bir yerde nasıl olsa acıkacaklar ya !!! 


Giden yol alırken kendince yeni umutlara, yolluğuyla doymayıp, karnını doyurur yol üstü lokantalarında…Ya kalana ne demeli? Çıkını elinde beklemektedir kırıntılarını paylaşacağı bir yol arkadaşını… 

İşte bende seni kırıntıların elinde beklerken bulmuştum bir yol kenarında. Hüzün bulutları sarsa da gözlerini hala sevgi dolu bakmayı başarabiliyordun. Bağlıydın hayata ; aynı benim sana hayat diye bağlandığım gibi. 

Oysa ben ne kalandım, ne de giden. Paylaşabileceğim bir aşk kırıntımda yoktu elimde. Elinde kalan son kırıntılarını bir yudum suyla paylaşmaya da razıydım. Senin olduğun yerde nefes alacak bir atmosfer olduğunu biliyordum , senin gözlerinin içinde yaşanacak bir hayat olduğunu görüyordum , senin görmediğini bile bile… 

Sen o tozu dumana katıp gidenin ardında bıraktığı son ayak izlerine kenetlemiştin gözlerini, kim bilir olurda dönerse diye… 

Seninle birlikte yol kenarına oturup onu bile beklemeye razıydım. Güneşine gölge , gecene perde olmaya hazırdım . Yıldız istiyorsan yıldız toplamaya , ay ışığını yorganın yapmaya razıydım ; 

Sense karanlığa aşıktın , olurda gecene ışık gibi doğarsa diye! 

Ben yinede sevgimi çiçek diye toplayıp kırlardan, sundum sana demet demet. İster al vazoya koy yaşatabildiğin kadar yaşat, istersen bırak yanıbaşında kurusun. Sadece yanında olsun yeter… 

Beni sevemeyeceğini , sende kalan kırıntının sadece sana yeteceğini bile bile serdim önüne sevdamı. Senden ne aşk ne sevgi dilenmiyorum. Ardımda bıraktığım kalanım olmayacaksın sen; Ama senin ardında kalan bir ben hep olacak… Ve sen kurumuş aşk kırıntılarınla boğazını parçalarken , ben yudum yudum su vereceğim sana … sen farkına bile varmayacaksın…Sevgimin bir damla gözyaşı ile başlayıp dere olduğunu , sonra ırmaklara nehirlere dönüştüğünü çağlayanlarla coşup nasıl bir sevgi denizi oluşturduğunu bilmeden serinleyeceksin sularımda… Ama asla boğulmayacaksın ben yaşadıkça sende yaşayacaksın sevgimin enginlerinde… 

Bir sana bir de aşkıma eğdim başımı. 

Sevgim ışık olsun sana...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

yorumsuz bir hayatı seçiyorum demeyelim :)))