27 Ağustos 2011 Cumartesi

tövbe ol...



Ben sana pişmanlıklarımı anlatayım. 
Sen yargılamadan teselli et. 
Gözlerimi kaçırayım gözlerinden, utanayım. 
Ellerinle tut yüzümü, gözlerini gözlerine çevir. 
Soluklarını hissedeyim yüzümde. 

Sesin dua olsun, yüzüme üfle. 
Ellerimi tut, senden başkası bilmesin burada olduğumu. 

Her kapı çalınışında tedirgin olayım. 

Başımı göğsüne yasla, eskiden kalma bir türküye sığınalım. 
Sen bana yol ol. Bütün tuzaklardan emin olayım. 
Sen bana sabah ol. Bütün karanlıklardan emin olayım. 
Sen bana tövbe ol...


t.t.




12 Ağustos 2011 Cuma

severim bunu :)







harun ile merkez :))
h: seviyorum merkez,
m: merkez dinlemede,


h: seviyorum merkez,

m: anlaşılmadı tamam,
h: lan birinizde anlayın be! seviyorum merkez, seviyorum anladın mı? seviyorum!
m: gereksiz anons yapmayalım, kodun ne senin,
h: kodu! kodu söyleyim ben kodu, kodu; hayatımın amına kodu.
h: çok pis seviyorum teşkilatı mahsusa,
h: bütün birimlere çok pis seviyorum teşkilatı mahsusa


Behzat ç. Bahar'a evlenme teklifi etmektedir: 
Behzat: Düşüneceğim demiştin, düşündün mü? 
Bahar: Düşündüm 
Behzat: Nedir? 
Bahar: Olmaz 
Behzat: Neden olmaz? 
Bahar: Mutsuz oluruz... 
Behzat: Mutsuz olalım hep mutlu olacağız diye bir kural yok ki. Biz de mutsuz olalım. Olmaz mı?


Harun:Aama seni ben seviyorum, o sevmiyor. 
Eda: Olmaz Harun, yapamam. Olmaz... 
Harun: Ben senin için sabahlara kadar past continuous tense çalıştım Eda!


8 Ağustos 2011 Pazartesi

uyusam




Bir misafirliğe gitsem,
Bana temiz yatak yapsalar
Her şeyi, adımı bile unutup
Uyusam…

Kalktığımda yatağım hala lavanta koksa
Kekikli zeytinli bi kahvaltı hazırlasalar
Nerde olduğumu hatırlamasam
Hatta adımı bile unutsam…

Melih Cevdet ANDAY




Ayrılık






İlk gün kolaydı
ikinci gün biraz zor
Üçüncü gün daha zor ikinciden

Günden güne daha zor:
Öylesine zordu ki yedinci gün
dayanılmayacakmış gibi neredeyse

Şimdiyse
özlemini çekerim
yedinci günün



Erich Fried



7 Ağustos 2011 Pazar

aramızda..





Laf aramızda ben gökyüzüne bakarmış gibi fotoğraf çektirenlere, televizyonda ağlayan kadınlara inanmıyorum. 
Küresel ısınmaya da inanmıyorum, dünya barışına da..
Bütün bunları boşver, bak sırada ki şarkı çalıyor.
Senin kısmetine hep ağır söylenen şarkılar.
Senin yüzün hüznün yüzü. Senin ellerin hüznün elleri.
... Senin oynaman ağır...
Ben de kendime bir umut sakladım afişlerden.
Kesip, cebime attım kimseye farkettirmeden.
Sen beni tutarsan hiç düşmem ben biliyor musun?
Sıkı sıkaya sarsan ellerini göğsüme dolayıp, hiç düşmem ben!


Tarık Tufan | Bir Adam Girdi Şehre Koşarak











6 Ağustos 2011 Cumartesi





‎...'' Herkesin masasında NLP'cilerin kişisel gelişim kitaplarından ikişer üçer bulunurdu mutlaka.
Son zamanlarda benim de masamda Kur'ân duruyordu.
Soranlara, " kişisel gelişim kitabım" diyordum ! ''... 


~~ tarık tufan ~~