1 Ağustos 2010 Pazar

"Aşk Bize Yakıştı"dan

Git. Yüzüme öyle bakma git. Hiç durma, bir gidenin bir daha asla giremeyeceğini kapı orada git. Hiçbir şey açıklamak zorunda değilsin. Giderken söyleyecek şey bulamaz insanlar. Sen bahanelerin arkasına sığınanlardan olma, git.

(Oysa daha doyamadım sana. Kokunu yeterince çekmedim içime. Yapacağımız ne çok şey vardı. Nele...r planlamıştık. Şimdi ne yapacağım ben? Nasıl duracağım ayakta? “Kal” dersem kalır mısın yar? Nasıl istiyorum yalan bile olsa “Bu gidiş sadece zorunluluktan, bekle beni döneceğim” demeni.) 

Her aşk biter, sen de git. Hem zaten biteceği daha baştan belli bir aşktı bizimkisi. Sen gitmesen belli ki bir gün ben gidecektim. Herkes kendi tercihini yaşar ve sen tercihini yaptın. Rahat ol, git. Aklın kalmasın burada. Dramatik vedaların kahramanları olmayalım git. 

(Benim aklım sende kalacak. Sadece aklım değil yüreğim de… Bitmezdi bizim aşkımız. Asla terk etmezdim seni. Benliğimi, varlığımı, hayatımı adamıştım ben bu aşka. Beni tercih etmeni isterdim, benimle yaşamanı isterdim. Şimdi kimi ya da neyi seçtiğinin ne önemi var artık? Ağlayacağım ardından, kahretsin ağlayacağım.) 

İstersen dost olabiliriz, haberleşiriz birbirimizle. Mutlu olmanı isterim. Sen mutluluğu hak eden bir insansın. Elbette bende mutlu olacağım merak etme, git. Hayatımızda başkaları girecek ve biz belki de birlikte yaşadıklarımızı bir süre sonra hatırlayamayacağız bile, git. Hangi yara kabuk bağlamamış ki bugüne kadar? Hangi ateş sönmemiş ki? Yapman gerekeni yap, git.

(Sensiz mutlu olabilir miyim ben yar? Unutulabilir misin bu kadar kolay? Yaşadığımız onca şeyi silebilir miyim? Mümkün değil, seni içimden çıkartıp atmam mümkün değil. Biliyorum hiçbir ilaç iyileştirmeyecek senin açtığın yarayı. Senin yaktığın sevda ateşi hiçbir zaman sönmeyecek. Senin mutlu olmanı istediğimde de yalan. Mutlu olma yar, benim gibi sen de mutlu olma. Belki o zaman, yeniden dönersin bana.) 

Haydi zaman geçiyor artık, git. Hem neden suratın asık? Sevinmelisin gittiğine. Aslında sana teşekkür etmeliyim. Beni bu aşkın yükünü taşımaktan kurtardığın için. Rahatladım biliyor musun? Bende kalan birkaç parça eşyanı da gönderirim ardından. Fırsat buldukça ararım seni, haydi git.

(Gitme benim güzel sevdalım, gitme. Beni bu aptal dünyada bir başıma bırakıp gitme. Gidip de yüreğimi öldürme. İçim acıyor, kalbim sıkışıyor. Ben asıl sensizliğin yükünü taşıyamam gitme. Ne olur, gitme.) 


Mehmet Coşkundeniz


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

yorumsuz bir hayatı seçiyorum demeyelim :)))