19 Haziran 2010 Cumartesi

hoşçakal....

“Hoşça kal” demek istiyorum giderken.
“Hoşça kal”da kocaman bir umut vardır çünkü.
“Sen hoş kal ben geleceğim”dir aslında ardına gizlenen.
“Şöyle bir tur atıp geleceğimdir.
Bir kayboluş değildir “Hoşça kal”
Aksine beş dakika sonra geleceğimdir ya da beş saat sonra.
Gelirken de tüm umutları çuvalla getirmektir.
Hayatın gülücüklerine ufak bir hüzün eklemektir
Dudağın yarısına tebessümü saklayarak.
Nefes almanın biraz güçleştiğini hissetmek ama hiç durmayacağını bilmektir.
“Hoşça kal” ağlamaktır koparcasına sarılmaktır karşındakine.
Çünkü bilinir ki geriye kesin dönüş vardır bir gün.
Aşk bitmemiştir yüreklerde daha sıcacıktır.
O sıcaklık köz olsa da hiç bitmeyecektir.
Zira “Hoşça kal” denmiştir giderken.
Gözler birbirinden hiç ayrılmayacaktır kalple işbirliği yaparcasına.
Kalp adını her duyuşta fırlayacaktır yerinden.
Çünkü “Hoşça kal” denmiştir giderken.
Dünyanın bir ucunda bile olunsa o hep seninledir
Nefesi hep boynunda umudu hep seninledir.
Bazen bir köşe başında beklemektir
Onun oradan sana koşacağını bilmektir.
Ağlarken güldürür.
Severken daha da sevdirir.
“Hoşça kal” kısa bir mola küçük bir nazdır.
Ancak ne olursa olsun sonu hep mutluluktur.


Elveda demek istemiyorum giderken.
Hüzün dolu ayrılıkları kemikleştiren bir kelimedir çünkü.
Sevdaları yürekten kopartıp atan ve yerinde yaralar bırakandır.
Çiçekleri soldurup güneşi bile karartandır.
Tüm yaşanmışlıkları ortadan kaldırıp
Hatıraların koynunda yıllandıran bir kelimedir “Elveda”.
Bakışların bakışlara kenetlendiği günlerin 
Saatlerin hatta saniyelerin bittiğidir.
Sevgi sözcüklerinin tükendiğidir konuşamamaktır.
Özlemlerin himayesine girip ve hiç çıkmamaktır “Elveda”.
Kalbin yerinden çıkacakmış gibi atmasının sonudur.
Seni yalnızlığınla baş başa bırakıp
Dokunuşların hissini kaybetmesidir uyuşmaktır “Elveda”.
Dünyanın sonudur yaşarken ölmektir anlamsızlıktır.
Tatlının acı tuzlunun tuzsuz suyun ise zehir olmasıdır.
Fotoğraflara son kez bakıp
hepsini göz kırpmadan yakabilmektir.
Bazen kalbin izin vermese de “Ah” etmektir “Elveda”.
Bazense verdiğin ömre bir yenisini eklemek için
RABBİNE dua etmektir.
Başını geriye çevirmek ve beyaz mendil sallamaktır
gözlerde iki damla yaş ile birlikte.
Ya da ardına bakmamak ve gözlerinden damlaması gereken yaşları içine akıtıp hızla uzaklaşmaktır.
Bir an kendinle olan mücadeleni kaybedip yine ona koşmaktır
Ancak uzakta kalmak ve
sadece seyretmektir görebilmektir onu.

Beraber yaşadığın günleri büyük bir iştahla saymak yerine artık tarihleri unutmaktır.
Hiç neşe barındırmaz içinde “Elveda”.
Sıcaklıktan uzaktır sevgi katilidir sinsidir.
Bir onur mücadelesidir kıyasıya.
Kısacası umudun bitmesi ve ömrün kalan kısmını uzatma olarak görmektir “Elveda”.

Bu yüzden sırf bu yüzden
“Elveda” demek istemiyorum
sevgini yüreğimde taşıdığım için
Sadece “Hoşça kal” demek istiyorum..

Hoşçakal…


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

yorumsuz bir hayatı seçiyorum demeyelim :)))